Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Avaza’da düzenlenen Türkiye-Azerbaycan-Türkmenistan Dışişleri Bakanları Ortak Basın Toplantısı’nda, “Dünyanın en büyük kıtalararası ticareti daha Asya ile Avrupa’yla arasında yapılıyor. Bu güzergahın omurgasını Türk dünyası oluşturuyor. Zirvede Hazar geçişte orta koridor üzerinde ortak güzergahlarda ne yapabileceğimizi de ele aldık” dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkmenistan temasları kapsamında Türkiye-Azerbaycan-Türkmenistan Dışişleri Bakanları toplantısına katıldı. Çavuşoğlu daha sonra Türkmenistan Dışişleri Bakanı Raşid Meredov ve Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov ile ortak basın toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan Çavuşoğlu, Türkmenistan’ın Tarafsızlık Bayramını kutlayarak, “Dün Dışişleri, Enerji ve Ulaştırma Bakanları olarak Türkmen ve Azerbaycanlı mevkidaşlarımızla ayrı ayrı üçlü formatta da bir araya geldik. Bugünkü zirvenin hazırlıklarını ele aldık. Devlet Başkanlarımız zirvede kabul ettikleri ortak bildiriyle iş birliğimizi geliştirme irademizi en üst düzeyde uyguladılar. Enerji, ticaret ve ekonomi, gümrük, ulaştırma, bilim, eğitim ve kültür alanlarında 5 belgeyi biraz önce huzurlarınızda imzalamıştık. Toplantılarımızda küresel ve bölgesel sınamalara karşı iş birliğimizi güçlendirme konusunda mutabık kaldık” ifadelerini kullandı.
Türk Devletleri Teşkilatı’nın bir araya gelerek ortak hedefler belirlediği önemli bir platform olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, “Hatta en önemli platform. Kardeş Türkmenistan’ın geçtiğimiz yıl, İstanbul Zirvesi’nde Türk Devletleri Teşkilatına gözlemci olarak katılması bizleri çok memnun etti. Tabii biz önümüzdeki yıl kendilerini tam üye olarak da aile meclisimizde görmek isteriz ve memnun oluruz. Kardeş Azerbaycan ile çeşitli üçlü mekanizmalarda somut adımlar atıyoruz. Diğer bölgesel platformlarda ve uluslararası teşkilatlarda mevcut iş birliğimizi daha ileriye taşımak için atabileceğimiz adımlara el attık. Türkiye, Azerbaycan’ın ve Türkmenistan’ın temsilciliklerinin bulunmadığı ülkelerde de Azerbaycanlı ve Türkmenistanlı kardeşlerimize hizmet vermeye hazırdır. Zirvenin en önemli gündem maddelerinden biri enerji iş birliğimizin geliştirilmesiydi. Enerji güvenliği için kaynak ve güzergah çeşitlendirilmesi ihtiyacı daha da önem kazandı. Bu durum Hazar Havzası kaynaklarını ön plana çıkardı. Coğrafi konumlarımız, beşeri ve doğal kaynaklarımız bir araya geldiğimizde ne kadar güçlü olacağımızı gösteriyor. Azerbaycan doğal gazını, Güney Kafkasya Boru Hattı ve TANAP üzerinden Avrupa’ya ulaştırıyoruz. Türkmenistan doğal gazı konusunda da üç ülkenin yararına olacak şekilde ortak adımlar atmaya hazırız ve bu konuda bir çalışma grubu oluşturma kararı da aldık” açıklamasını yaptı.
“Enerji alanında bugün imzaladığımız iş birliği mutabakat zaptı gerekli çerçeveyi de oluşturuyor” diyen Bakan Çavuşoğlu konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“Azerbaycan ve Türkmenistan ile güçlü bir ekonomik iş birliğimiz var. Bugün imzaladığımız ticaret ve gümrük alanlarındaki anlaşmalarla ekonomik iş birliğimizi daha da geliştireceğiz. Devlet Başkanlarımız, özel sektörü de teşvik etme konusunda mutabık kaldılar. Salgın ve dünyadaki istikrarsızlık nedeniyle kesintisiz tedarik zincirleri ve ulaştırma koridoru gibi kavramlar daha sık telaffuz edilir hale geldi. Doğu ile Batı arasında irtibatın geliştirilmesi ve bölgesel bağlantıların pekiştirilmesi ortak hedefimiz. Dünyanın en büyük kıtalararası ticareti daha Asya ile Avrupa arasında yapılıyor. Bu güzergahın omurgasını Türk dünyası oluşturuyor. Zirvede Hazar geçişte orta koridor üzerinde ortak güzergahlarda ne yapabileceğimizi de ele aldık. Hemen yanımızdaki bir şirketin inşa ettiği, yaptığı 2013’te temel atma törenine de birlikte katıldığımız Türkmenbaşı Limanı ile Azerbaycanlı kardeşlerimizin karşı kıyıda kapasitesini arttırdığı Bakü Allet Limanı orta koridorun en önemli ayakları. İmzaladığımız ulaştırma mutabakat zaptı, Hazar geçişli taşımacılığı kolaylaştıracak bir başka adım oldu. Ülkelerimiz arasındaki ilişkilerin temelinde asıllara dayanan ortak dil, tarih, inanç ve kültür mirasımız yer alıyor. Bilim, eğitim ve kültür alanında imzaladığımız iş birliği çerçeve programı temelinde ilgili kurumlarımız somut projeler geliştirecekler. Önümüzdeki süreçte Türk dünyasını birleştiren önemli değerlerden biri olan dil ve ortak altyapı konusunda çalışmaları hızlandırmak istiyoruz. Bugün ortaya koyulan, iş birliği vizyonu sadece üç ülkeye değil, komşu ülkelerin de refah ve istikrarına önemli katkılar sağlayacaktır.”