Libya Seçim Komisyonu, cumhurbaşkanlığı için aday olmak isteyen Seyfülislam Kaddafi’nin adaylığını reddetti. Askeri Başsavcılık’a da Kaddafi’nin adaylık prosedürlerini durdurması yönünde talep ilettiğini belirten Komisyon, bu talebe olumsuz yanıt geldiğini ve Kaddafi’nin adaylık belgelerinin Başsavcılık tarafından çoktan kabul edilmiş olduğunu açıkladı.
Adaylık, deprem etkisi yarattı
Vefat eden Albay Muammer Kaddafi’nin oğlu olan Seyfülislam Kaddafi’nin aday olduğu seçimlerin kendi tarihinde, 24 Aralık 2021’de, yapılıp yapılmayacağı şu anda muallakta. Askeri Başsavcılık, 49 yaşındaki Seyfülislam Kaddafi’nin cumhurbaşkanlığı adaylığı için gereken tüm belgeleri Sebha’daki (güney bölgesi) Seçim İdare Ofisi’ne sunduğunu ve yasal olarak kabul edilmemesi için hiçbir sebep olmadığını aktardı.
Seçim kuralları tartışılmaya başladı
Aralıktaki seçimlerin yapılmasına ilişkin kurallar şimdiden rakip Libyalılar tarafından tartışılmaya başlandı. Libya’da savaş suçlarından ölüm cezasına çarptırıldığı ve Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından “insanlığa karşı işlenen suçlardan arandığı” için Seyfülislam’ın adaylığının onaylanmaması gerektiğini belirten muhalefet, kendisinin yasal statüsünün hala tartışmalı olduğunu ifade etti.
10 senedir kamuoyu önüne çıkmıyordu
Yaklaşık 10 senedir kamuoyu önüne çıkmayan Seyfülislam Kaddafi’nin şu anki hali, önceki gün Sebha Seçim İdare Ofisi’ne belgeleri sunana kadar kimse tarafından bilinmiyordu. Seyfülislam şu anda cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ikinci aday konumunda. Adaylık belgelerinin onaylandığının duyurulması ardından açıklamada bulunan Uluslararası Ceza Mahkemesi Sözcüsü Fadi el-Abdullah ise dün bir Türk haber ajansına, Seyfülislam hakkında 2011 senesinde çıkartılan tutuklama emrinin hala geçerli olduğunu ifade etti.
Halkın nostalji duygusundan yararlanarak aday oldu
Seyfülislam, 1969-2011 arasındaki rejimin 17 Şubat 2011 devrimiyle sona ermesinin ve babasının protestocular tarafından öldürülmesinin üzerinden 10 sene geçtikten sonra Libya siyasi cephesine dönüş yaptı. Bazı siyaset uzmanlarına göre ise yapılan bu sert dönüş, halkın Kaddafi döneminde maruz bırakıldığı sözde ılıman ortamın bazı Libyalı gruplar tarafından özlenmesi ve vatandaşların nostalji duygusuna sahip olması ile ilgili.