Lübnan halkı uzun süredir gıda kriziyle mücadele ediyor. Ekonomik şartların hızla bozulması, küresel çapta meydana gelen ham madde eksikliği, ülkedeki iç karışıklıklar gibi sebeplerden ötürü yaşanan gıda krizi halkın yetersiz beslenmesine sebep oluyor. Bu durumu protesto etmek isteyen halk ise sık sık gösteri düzenliyor.
Başlıklar
- 1 Son Protestoların Adresi Fırınlar Oldu
- 2 Un ve Ekmek, Mafyanın Silahı Oldu
- 3 Mağazaların Önünde Uzun Kuyruklar Oluştu
- 4 Salam: “Krizin Sebebi, Unların Çalınması”
- 5 Gıda Krizi, Petrol Krizini Beraberinde Getirdi
- 6 “Her Gün Daha Fazla Geriye Gidiyoruz”
- 7 Bazı Personeller “İstifa Etmiş Sayılacak”
- 8 ABD, Seçim ve Reform Yapılmasını İstiyor
Son Protestoların Adresi Fırınlar Oldu
Lübnanlılar geçtiğimiz günlerde ülke genelinde pek çok pastane ve fırına karşı ayaklanma başlattı. O anlar internette çeşitli sosyal medya kanalları üzerinden paylaşılırken vatandaşlar da yaşanan sıkıntılardan dolayı hükümeti, siyasileri ve üreticileri sorumlu tuttu. Çıkan olaylar sonucunda askerler sokaklara indi ve müdahaleye başladı. Protestocular, adeta yaka paça şekilde dükkanlardan çıkartıldı.
Un ve Ekmek, Mafyanın Silahı Oldu
Ülkedeki un, buğday ve ekmek oluşturmak için kullanılan diğer ürünlerin tümü mafya örgütlerinin eline geçti. Karaborsaya düşen ürünler yüksek fiyatlara satılırken halk, mafya örgütlerinin un ve mamullerini Suriye’ye kaçırmakla suçluyor.
Mağazaların Önünde Uzun Kuyruklar Oluştu
Vatandaşlar, pek çok mağazanın önünde uzun kuyruklar oluşturdu. İnsanlar, kavurucu sıcaklar altında, bir tane ekmek alabilmek için uzun kuyruklarda beklemeye başladı. Stoklar azaldığı için de ekmekler yüksek fiyatlara satılmaya başladı. Konu hakkında açıklamalarda bulunan Ekonomi Bakanı Amin Salam, bu hafta sonuna kadar Lübnan’a 49 bin tonluk buğday geleceğini ve gemilerin hızlı şekilde gelmesini umduklarını dile getirdi.
Salam: “Krizin Sebebi, Unların Çalınması”
Ekonomi Bakanı Amin Salam, ülkede tükenen unun ve çıkan gıda krizinin sebebinin unların çalınması olduğunu belirtti. Bu konuda çözüme gideceklerini ifade eden Salam, Ekonomi Bakanlığı başkanlığında bir kriz grubu oluşturulacağını; un ve buğdayların bundan sonra adil dağıtılacağını; krizi yaratanların da yargılanacağını dile getirdi.
Gıda Krizi, Petrol Krizini Beraberinde Getirdi
Lübnan’da geçtiğimiz günlerde buğday, ilaç ve diğer sık kullanılan ürünlerde ve gıdalarda meydana gelen fiyat artışı sonrasında hükümet, dolar bazında döviz kurunu güvence altında tutamamaya başladı. Petrol fiyatları saniyeler içinde 14 bin Lübnan Sterlini artırıldı ve 20 litrelik akaryakıtın fiyatı 617 bin Lübnan Sterlinine ulaştı. Benzin istasyonu sahipleri sendikası üyeleri, yakıt ithalatı gerçekleştiremediklerini ve bunun sebebinin artık hükümetin Lübnan Sterlinini güvence altına alamaması olduğunu kaydetti. Ülkede şu anda ABD Dolarının yalnızca yüzde 85’lik kısmı güvence altında bulunuyor. Kalan yüzde 15’lik kısım ise karaborsa oranına göre güvence altına alınacak.
“Her Gün Daha Fazla Geriye Gidiyoruz”
Lübnan Akaryakıt Dağıtımcıları ve Benzin İstasyonları Birliği Temsilcisi Fadi Abu Shakra konu hakkında şunları dile getiriyor: “Her gün daha fazla geriye gitmeye devam ediyoruz. Bu sorunlar çözülmezse nereye kadar düşeceğimizi kestiremiyoruz.” Ülkedeki ekonomik krizin tesisler üzerindeki yansımalarını görüşmek ve bu yansımaları en aza indirmek için kurulan ve Başbakan Najib Mikati başkanlığında düzenli olarak toplanan bakanlar komitesi, son toplantısında, özellikle sık sık greve giden kamu sektörü çalışanlarının taleplerini karşılamak için önceki tavsiyelerini yineledi. Kurul, çalışanların haftalık çalışma sürecini düşürmeyi, tam maaşlarına eşdeğer ek mali yardımda bulunmayı ve günlük 95 bin pound değerinde ulaşım ödeneği vermeyi onayladı.
Bazı Personeller “İstifa Etmiş Sayılacak”
Bakanlar komitesi devlet memurları, sağlık çalışanları ve askeri kuvvetler personelleri için 4 milyar Sterlin; Ulusal Sosyal Güvenlik Fonu için de 200 milyar Sterlin ödenek ayırmak konusunda anlaşmaya vardı. Öte yandan sık sık greve giden halkı durdurmak isteyen hükümet, 15 gün boyunca geçerli bir mazereti olmaksızın işe gelmeyen kişilerin “istifa etmiş” sayılacağını kaydetti. Maliye Bakanı Youssef Khalil, çalışanların haftanın en az 3 günü iş yerine gitmek zorunda olduğunu duyurdu.
ABD, Seçim ve Reform Yapılmasını İstiyor
Tüm bu gelişmelerin yanı sıra ABD’nin Lübnan Büyükelçisi Dorothy Shea, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin zamanında yapılması yönünde uyarılarda bulurken Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası’nı tatmin edecek gereksinimlerin karşılanması için reformların uygulanmasını talep ettiklerini de dile getirdi.